Spor yazarları Fenerbahçe-Beşiktaş maçını yorumladı!
Ziraat Türkiye Kupası C Grubu ilk hafta maçında Fenerbahçe ile Beşiktaş kozlarını paylaştı. Siyah-beyazlılar dev derbiden 2-1'lik galibiyetle ayrılarak 3 puanın sahibi oldu. Fotomaç Gazetesi yazarları da Fenerbahçe - Beşiktaş mücadelesini flaş ifadelerle değerlendirdi. İşte ayrıntılar... | Son dakika Fenerbahçe ve Beşiktaş haberleri (FB BJK spor haberi)
Ziraat Türkiye Kupası'nın havası gerçekten bir başka güzel... Dün gece iki büyük takım karşı karşıya geldi. Belki futbol adına üst düzey bir kalite yoktu ama heyecan zirvedeydi. Beşiktaş, sahadan hak ederek, kazanarak ayrıldı ve moral buldu. Siyah-beyazlılar baskılı oyununu galibiyetle süslerken, skoru farklı noktalara taşıyamamasının başlıca nedenleri ise Fenerbahçe kalecisi Tarık, hakem Oğuzhan Çakır ve VAR yönetimiydi.
Beşiktaş'ta gecenin yıldızı tartışmasız Cerny idi. Çek yıldız, sahada ortaya koyduğu müthiş mücadeleyi iki harika golle taçlandırdı. Attığı iki golde de topu adeta iğne deliğinden geçirerek maça damgasını vurdu. Cerny'nin hücumdaki etkinliğine zaman zaman Orkun Kökçü'nün de ayak uydurmasıyla Beşiktaş, belki de bu sezonun en iyi futbolunu oynadı. Emirhan'ın cesur yürek gibi sahada savaşması takım arkadaşlarını ateşledi. Ancak bu maçta hakem hatalarını görmezden gelmek mümkün değil. İlk yarıda "VAR ne zaman devreye girecek?" diye beklerken, VAR devreye girdi ve Fenerbahçe'nin kazandığı penaltıyla maça denge geldi. Beşiktaş'ın attığı ikinci gol öncesinde verilmeyen penaltı ise gerçekten "Bu kadar da olmaz!" dedirtti.
Cüneyt Çakır hakemliği bıraktı ama belli ki bayrağı Oğuzhan Çakır'a devretmiş! Beşiktaş'ta tek sırıtan isim Jurasek'ti. Açık söyleyeyim; Sergen Yalçın'ın bu performansa 78 dakika nasıl dayandığını aklım almıyor. Fenerbahçe cephesinde ise Asensio, kalitesini ortaya koyan isimdi. Bir noktaya özellikle dikkat çekmek istiyorum... Son iki maçta Beşiktaş'ta öz kaynak düzeninden çıkan gençler sorumluluk alınca, iyi sonuçlar da peş peşe gelmeye başladı. Zaman zaman hatalar yapabilirler ama bu gençlere güvenelim. Bırakın pahalı transferleri... Öz kaynak düzenine daha fazla yatırım yapın. Bu galibiyet Beşiktaşlıları gelecek haftalar için, hatta yeni yıl öncesinde umutlandırdı. Kadıköy'de takımını 90 dakika boyunca harika destekleyen taraftarın mutluluğu ise her şeye bedeldi. Çünkü onlar her şeyin en iyisini hak ediyor.
TURGAY DEMİR-CERNyOBİL!
Sakatlıklar, cezalı oyuncular ve Afrika Kupası üst üste gelince Fenerbahçe ideal kadrosundan eş eksikle sahaya çıkarken Beşiktaş'ta Ndidi ve El Bilal'siz oynamak zorunda kaldı. Manzara bazı futbolcular için bir şanstı aslında, kimi değerlendirdi, kimi boş geçti. Beşiktaş iyi başladı, sonra Fenerbahçe önde baskı uygulayınca bocaladı ve iki kalede de net pozisyonlar yaşandı. İkinci yarıda daha derli toplu olan Beşiktaş'tı. Fenerbahçe, kaleci Tarık, Skriniar, İsmail ve Asensio ile ayakta durmaya çalışırken Siyah-Beyazlı takımda herkes karınca kararınca oyuna katkı vermeye çalıştı.
Emirhan ve Cerny ise gecenin parlayan yıldızlarıydı. Biri iki gol attı, adeta Çernobil gibi patladı, diğeri çok kritik müdahalelerle iki net gollük pozisyonu önledi. Cerny dün ilk kez eski günlerini hatırlattı; attığı iki golde de çok soğukkanlı, çok klas ve bitiriciydi. Beşiktaş özellikle ikinci yarıdaki oyunuyla galibiyeti hak etti dersek Tedesco bile itiraz etmez sanırım. Çünkü gerçek bu. Gecenin en güzel iki hareketi rakipler sakatlandığı anda topun taca atılması ve akabinde rakip tarafından topun kalecilere iade edilmesiydi.
Özledik böyle güzel davranışları. Sakın, "bu bir kupa maçı o nedenle gerginlik olmadı demesin" kimse, bu gözler, bu iki takımın yarıda kalan kupa maçlarını da gördü... O nedenle tüm centilmenleri tebrik ediyorum. Abraham'ın yaptığı penaltıydı ve çok gereksizdi, Orkun'un penaltı beklediği pozisyon temiz. Hakemin bazı faulleri kaçırması dışında en büyük hatası sadece üç dakika ekstra zaman oynatmasıydı. Geçtim iki kez sakatlık sebebiyle oyunun durmasından, 10 oyuncu değişikliği net olarak 5 dakika uzatma demektir... Nokta.
EMRE BOL-MUTLU NOELLER!
Fenerbahçe çok sayıda eksikle çıktı Beşiktaş karşısına… Ya dostlar; sakatını, cezalısını anlarım da izin alıp giden oyuncuları kimse bana anlatamaz. Türkiye'nin 2 numaralı kupasında ve rakibin Beşiktaş'ken benim takımımdan kimseye Noel izni vermem! Kim ne derse desin! Kenarda Sergen Yalçın'ın sinirli gülümsemelerini görünce açıkçası haline üzüldüm. Beşiktaş'ın bu az yetenekli kadrosuyla şampiyonluk yarışının içerisine girmesi çok zor. Farkın açılmasını önleyen kaleci Tarık'ın müthiş performansını es geçmeyelim. Takımın 3. kalecisi durumunda olmasına karşın kendini hep hazır tutmuş. Helal olsun kardeşim. Tedesco'nun en çok şans verdiği oyuncuların başında geliyor. Yani bu formsuzluğun şans bulamamakla ilgisi yok. Benden ona bir tavsiye; sezonun ikinci yarısında oynadın, oynadın. Yoksa takarsın sepeti koluna, herkes kendi yoluna.
Kerem Aktürkoğlu da maliyet-fayda olarak bakıldığında kocaman bir 0! Aslında dün penaltıyı atamayıp, Asensio'ya bırakması mental olarak yerlerde olduğunu gösteriyor. Zamanında beğenilmeyen, penaltıda topun başına geçmesi dahi taraftarların tepkisine neden olan Talisca bile delikanlılık yapmış ve tepkilere rağmen, Penaltıcı benim diyerek topu filelere göndermişti. Talisca'yla git konuş. Nasıl o zamanki durumdan çıktığını öğren ve uygula! Kulübeden gelecek oyuncu kalmayınca yedeklerin, yedekleri olan genç oyuncuları sahaya sürmek zorunda kalan Tedesco mağlubiyeti engelleyemedi. Sahaya çıkan gençlere tebrikler, izin alanlara Mutlu Noeller!
Futbol kaliteli oyuncularla güzel ve keyifli... Dün hem Fenerbahçe'de hem de Beşiktaş'ta önemli eksikler vardı. Özellikle de Fenerbahçe'de tam 13 oyuncu çeşitli sebeplerle kadroda yoktu. Tedesco, böylesine önemli bir kupa maçı öncesinde Ederson ve Duran'a neden erken Noel izni verdi onu da anlamış değilim. Sen iki önemli silahını tatile gönderirsen, maçı da kaybedersin Tedesco! Bu yenilgi Tedesco'ya yazar!
Fenerbahçe'de milyon euro'luk kramponlar sahada olmayınca, futbol kalitesi de düşüktü sarı-lacivertlilerin. İlk yarıda iki takım da gol pozisyonuna girmekte zorlandı. İki takım da üretken değildi. Önce Cerny ile Beşiktaş öne geçti. Ardından Asensio'nun penaltısı skora dengeyi getirdi. Beşiktaş'ın golünde kaleci Tarık Çetin'in hatası vardı. Fenerbahçe'nin kazandığı penaltıda ise Abraham, gereksiz yere Mert Müldür'ün formasından çekti. Hakem Oğuzhan Çakır, bu penaltı pozisyonunda düdük çalmak yerine kararı VAR Odası'na bıraktı. Şaşırdık mı, hayır!
İkinci yarıda Beşiktaş fırtına gibi esmeye başladı Fenerbahçe kalesinde. Orkun, Emirhan ve Rashica'nın şutlarında kaleci Tarık muazzam kurtarışlar yaptı. Fenerbahçe kanatlarda çok etkisizdi. Oğuz, Szymanski ve Kerem de tam bir hayal kırıklığıydı. Asensio, İsmail ve Skriniar'a çok yük bindi. Beşiktaş maçın ikinci yarısında net pozisyonlar yakaladı. Etkili hücumlar yaptı. Fenerbahçeli oyuncuların yorgunluğu, Beşiktaş'ın kolay pozisyona girmesinde başrol oynadı.
Hakem Oğuzhan Çakır ve VAR Odası, Oosterwolde'nin pozisyonunda Beşiktaş'ın net penaltısını es geçti. Yine Fenerbahçe'nin Djalo'nun Szymanski'ye yaptığı müdahalede penaltısı güme gitti. Herhalde kupa derbisi berabere bitsin istediler. Ama gecenin yıldız ismi Cerny ikinci kez sahneye çıkarak Beşiktaş'ı galibiyete taşıdı. Şu bir gerçek ki karşılaşma Kadıköy'de olmasına rağmen, derbide daha iyi oynayan taraf Beşiktaş'tı. Zaten kazanan da Beşiktaş oldu. Aslında derbinin yıldızları maçı anlatan spiker arkadaşlarımız Ender Bilgin ve Cüneyt Şen'di. Maçı harika anlattılar. Akıcı bir üslupla heyecanı düşük derbiye kalite ve değer kattılar. Reha Kapsal, Abdullah Ercan ve Okan Koç da maç öncesi ve sonrası yorumlarıyla derbiyi analiz edip, nokta atışı tespitlerde bulundular. ATV ve A Spor, 10 numara maç yayıncılığı yaptı. Helal olsun! Arka planda emeği geçen herkesi tebrik ederim.
GÜRCAN BİLGİÇ-SAKLAMBAÇ!
Maçın konfor alanı iki takım için de genişti; kazanmak zorunda değillerdi. Eksikler, üç gün önce oynadıkları lig maçı, kupanın eleme olmaktan çıkması, baskıyı da azalttı. Yani; futbol için mükemmel ortam. Üç kadro dışısı ile birlikte 13 eksiği vardı Fenerbahçe'nin. Beşiktaş iki sakatı, iki de Afrika Kupası'na gönderdiği dört oyuncusundan yoksun. Aslında; "işte fırsat" 90 dakikası bir çok oyuncu için. Ama… Fenerbahçe'de gözler Bartuğ, Oğuz ve Symanski'nin üstünde. Onlar ise işin "saklambaç" kısmındalar. Oğuz'un sahada pozisyonlanması zaten "aman pas atmasınlar" gibi. Symanski'yi de kaleci Ersin ile baş başa bıraktılar birkaç kez. Ayağına top geldiğinde "eyvah" dediğini hissediyoruz Polonyalı'nın.
Yine sorumluluk Asensio'da. Kerem merkez forvet oynuyor ama istediği pasları alamadığı gibi, yine bire birlerde eksik kalıyor. Bu karmaşa içinde top Fenerbahçe'de gibi gözükse de, hataları bekleyip, kaleyi daha doğru açılarla bulan Beşiktaş takımıydı. Sadettin Saran etrafında yaşanan son olayların, Kadıköy tribünlerine ateş getirdiğini söylemeliyiz. Beklenti bu kadar düşükken, stada akmaları net bir camia mesajıydı. Başka mesajı verenler de takımı eksik oynatanlar oldu. Devre arasında transfer kararı verirken daha rahat karar verilecek. 13 eksiğin yanında takımı dokuz kişi oynatan iki tane daha vardı. Beşiktaş, Sergen Hoca ile olan yolculuğunda böyle bir galibiyete ihtiyaç duyuyordu. Yeni yıl öncesinde en azından gülümseme şansını buldular.
MUSTAFA ÇULCU-FUTBOLU BİLİYOR MU?
Mevsim, dönem, oyuncu eksikliği, lig, kupa fark etmez eğer o formalar sahaya çıkıyorsa derbi derbidir. Beşiktaş maça önde baskı ve istekle girince golü buldu. Fenerbahçe hücumda Kerem'i önde tek zaman zamanda 4-6-0 gibi kullandı. Abraham'ın ileride faydası yok geride zararı çok oldu. Penaltı yaptırdı Fenerbahçe beraberliği yakaladı. Son dakika golüyle Beşiktaş yeni yıla artı bakiye ile girmeyi bildi. Oğuzhan Çakır fizik olarak sahaya çok yakışıyor, atletik bir hakem. Ancak futbolu biliyor mu derseniz işte orada durun derim. Maç sakin başladı ilk faul 7.30'da oldu. 10'da Orkun'a kontrolsüz hareketinde İsmail'e net sarı çıkmalıydı ama vermedi. Sonra İsmail ile hakem arasında temaslı diyalog kurumsallığa uymayan asker arkadaşı muhabbeti oldu. 22'de Beşiktaş barajını ancak 2.21 dakikada kurdurabildi.
Otorite zafiyeti... 37'de Szymanski'ye kontrolsüz giren Orkun'a sarı göstermeliydi. Faulü ters verdi ve kart göstermedi. 39'da Mert'i formasından Abraham çekiyor, net penaltı ama hakem her zaman olduğu gibi sahada veremedi! VAR müdahalesi yedi, izledi, doğruyu buldu, penaltı ve sarı kart. 3 gün önce Süper Lig'de Thiam ve Abraham çekildi, hakemler penaltı vermedi, VAR da devreye girmedi! Bundan güç alan Abraham çekti ama bunların Ferhat'ın hakemleri olduğunu unuttu... Şah mat... Kokart seviyesi ile maç yönetim seviyesi eş değer değil. Faul tespitleri sıkıntılı. 69'da Djalo'nun Szymanski'ye faulü penaltı. 81'de Oosterwolde'nin Orkun'a eylemi penaltı... Kartı tartışırız ama her iki penaltıyı da çözemedi veremedi... Nedense majör kararlarda hakeme "kal" geliyor! Oyuncuların iyi niyetli olması hakem adına büyük avantajdı.