Jose’nin sistemine Talisca uymaz!
27 Kasım 2024, Çarşamba

MURAT ÖZBOSTAN

Jose’nin sistemine Talisca uymaz!

Talisca transferi, Fenerbahçe'ye ne katar? Daha gelmeden büyük bir heyecan getirdi sarı-lacivertli camiaya… Bu isim için ne dersiniz?

LEVENT TÜZEMEN: Talisca, Beşiktaş sonrası zorluk derecesi yüksek liglerde top oynamadı. Brezilyalı yıldızın parayı çok sevdiği söyleniyor. Bu yüzden önce Çin'e, sonra da Suudi Arabistan'a gitmesini normal karşılıyorum. Çünkü iki farklı ülkede Talisca, büyük paralar kazandı. F.Bahçe, Talisca'yı alırsa gövdeli transfer yapar. Takıma katkısı büyük olur, özellikle duran toplarda verim sağlar. Burada Mourinho'nun kararı değer taşır. Yıldız diye aldığınız oyuncular bazen sizi yukarı taşır, bazen huzursuzluk yaratır. Talisca, eğer F.Bahçeli oyunculardan itibar olarak destek görürse başarılı olur.

AHMET ÇAKAR: Türk futbol kamuoyunu tuhaf şekilde izliyorum. Sanki Talisca büyük kurtarıcı! Talisca paranın peşinden koşmuş Arabistan'a gitmiş, yaşı geçmiş bir oyuncu. Koskoca F.Bahçe, Mourinho ve Ali Koç'un Talisca'dan medet ummasını anlayamıyorum. Devre arası puan farkı açılırsa Talisca değil Maradona gelse işi toparlayamaz.

BÜLENT TİMURLENK: Fenerbahçe'nin, 5 puan önündeki Galatasaray ile attığı ve yediği gol sayısı aynı. Mourinho'nun takımının skor gücünün düşük olduğunu söyleyebilmek mümkün değil. Ancak Ali Koç ve yönetiminin transfer iştahı hiçbir zaman dinmez. Osimhen transferinin yarattığı rüzgâra sanıyorum Talisca ile cevap vermek isteyecek. Bakın Kadıköy'deki derbide Fred-İsmail- Szymanski'li F.Bahçe orta sahası, kâğıt üzerinde G.Saray'ın orta saha üçlüsü karşısında daha sert ve baskın görünüyordu. Okan Buruk, bir Yunus hamlesiyle bunu tersine çevirdi. Kadıköy'deki tribünler elbette ki Szymanski'den memnun değil. Ancak unutulmamalı ki Polonyalı oyuncu, Mourinho ile ikinci bir 8 gibi oynuyor. Aynı Mert Hakan'ın süre aldığında oynadığı gibi. Şimdi soru şu; Talisca bu tanıma uyuyor mu?

FATİH DOĞAN: Talisca pasta üzerindeki krema gibidir. Olursa takıma renk katar, albenisini artırır. Olmazsa da pastanın kalitesinden bir şey eksilmez. Talisca, Beşiktaş'ta yükseliş ivmesini yakalamasından sonra Avrupa'da kalmak, daha büyük hedeflere ulaşmak ve hatta Brezilya Milli Takım'ında oynama hedefini kovalamak yerine para kazanmayı tercih etti. Çin ve Suudi Arabistan'da iyi paralar kazandı. Şimdi karşımızda yapabileceği yüksek bir kariyer yerine parayı tercih etmiş bir yıldız var. Talisca'nın Suudi Arabistan'daki tempo ile buradaki sertlik ve tempo noktasında sıkıntı yaşayacağı kesin. Ama F.Bahçe, "Biz parayı veririz. Oyuncu bize kritik 2-3 maç kazandırsın yeter" diyorsa bunu da saygıyla karşılarım.




F.BAHÇE ARTIK RAYA OTURDU G.SARAY'IN SIKINTILARI VAR

Fenerbahçe ile Galatasaray yarışta yalnız kaldı. İki takım sahadaki mücadele kadar saha dışında da psikolojik bir savaş halinde. Son haftaya kadar bu savaş hem sahada hem de dışarıda devam eder mi?

LEVENT TÜZEMEN: F.Bahçe, G.Saray'ı psikolojik savaşın içine çekmeye çalışıyor. Saha dışı konulara girerek algı yapmayı planlıyorlar. G.Saray yönetimi, psikolojik baskıyı sessizce izliyor. Haftalar ilerledikçe bu baskı, karşılıklı demeç savaşlarına dönüşebilir. Ancak iki takımın kadrosuna baktığımızda G.Saray kulübesinin çok geniş olduğunu düşünmüyorum. Mourinho'nun elinde ise iki ayrı takım çıkarabilecek bir kadro var. Yarışta G.Saray kazanmaya devam ettikçe F.Bahçe, psikolojik baskıyı ve algıları daha da güçlendirmek isteyecektir. Bu yarışta sinirlerine hakim olan hedefe ulaşır.

BÜLENT TİMURLENK: Mourinho, F.Bahçe'yi bir raya oturttu. Mert Hakan ve Oğuz'un da devreye girmesiyle kâğıt üzerindeki kadro derinliğinin pratiğini görüyoruz. G.Saray'da ise Okan Buruk, bazı oyunculara hiç süre vermeyerek yine kâğıt üzerindeki kadroyu daralttı. Kaan'ın sakatlığı önemli ve Osimhen'in varlığına rağmen İcardi'siz bir sezonun devamı elbette daha zorlu olacak. Saha dışında Fenerbahçe, Mourinho'nun iletişim dilini sürekli G.Saray'a yüklenmekle çözeceğini sanıyor. Okan Buruk bu konuda tecrübeli. Etkilenmediğini de Kadıköy'deki derbide gösterdi.

FATİH DOĞAN: F.Bahçe'nin üzerinde son 10 yılın şampiyon olamama stresi var. F.Bahçe'nin önüne çıkacak en büyük engel bu psikolojik durum olabilir. F.Bahçe'nin saha içinde ciddi bir sıkıntı yaşayacağını düşünmüyorum. Eğer bu duyguyu doğru yönetebilir, özellikle kriz anlarında organize kalmayı başarırsa G.Saray ile şampiyonluk yarışını sona kadar sürdürebilir ve hatta ipi de göğüsleyebilir. Ancak G.Saray'ın iki yıl oturmuş bir takımı ve bu takımı başarıya ulaştırmış bir teknik direktörü var. Her krize karşı da kendi içinde çözüm üretebilme becerisi var. Bu da G.Saray'ı psikolojik rahatlıkla birlikte F.Bahçe karşısındaki en önemli iki avantajından bir tanesi. Bu kavga, bütün güzellik ve çirkinlikleriyle sezon sonuna kadar sürer.




BEŞİKTAŞ TARAFTARINI KANDIRANLAR UTANSIN!

Beşiktaş'ta Başkan Hasan Arat da Hollandalı teknik adam Van Bronckhorst da tartışılıyor. Sergen Yalçın, "Ben reçeteyi yazarım" dedi. Siz de Beşiktaş'a bir reçete yazar mısınız?

LEVENT TÜZEMEN: Van Bronckhorst, Beşiktaş'a damgasını vuramadı. İstikrarsız sonuçlar aldı, belirli bir 11'e takılıp özellikle başta Salih olmak üzere diğer yerli oyunculara planında hiç yer vermedi. Maccabi ve F.Bahçe derbisini kaybederse Hollandalı ile yola devam etmenin anlamı olmaz. Çünkü hem Avrupa zora girer hem de ligden Beşiktaş kesin havlu atar. Sergen Yalçın, son şampiyonluğun mimarı oldu. Sergen hoca, yerli ve yabancı oyuncuları bir potada eritmesini ve onlardan verim almasını bilir. Yalçın gelirse Beşiktaş toparlanır.

AHMET ÇAKAR: Hasan Arat çok beyefendi, janti bir adam. Sevimli de davranıyor ama bazı konularda kendisi ile ilgili soru işaretlerim var. Van Bronckhorst'un her tarafı Van Bronckhorst olsa ne yazar! İki haftalık arada 5-6 gün tatil vermesinin nedeni spor fizyolojisiyle açıklanamaz. Tamamıyla hocanın keyfi. Memleketine gidecek, eşi, dostu, ailesini görecek. Sonra da bunu aklı sıra oyuncular dinlensin dümeniyle camiaya yedirmeye kalkacak. Beşiktaş, maalesef sahipsiz ellerde. Yine bir kasım ayı Beşiktaş ligden koptu. Sezon başındaki Beşiktaş'ın şampiyonluk şansı yüzde 5 derken beni çarmıha geriyorlardı ama şu anda yüzde 5 bile değil. Yüzde 0… Beşiktaş taraftarını kandıranlar utansın.

BÜLENT TİMURLENK: Bu sezon tekrar futbol yorumculuğuna soyunan Sergen Yalçın'ın ekran performansıyla kendi kalesine bir gol attığını düşünüyorum. Dünya futbolunu takip etmez. Müthiş yeteneğiyle ekranda öz güvenli konuşur. Ama Beşiktaş'ı şampiyon yapmış birinin, yönetim ve hocayı eleştiri biçimi yüzünden onun Van Bronckhorst'un yerine gelme ihtimali bence ortadan kalktı. Hollandalı hoca da uzun zamandır ortalıkta görünmeyen Samet Aybaba da bu kadronun kurulmasından, dolayısıyla eksiklerinden sorumlu. F.Bahçe derbisi kaybedilirse Hollandalı gider. Beşiktaş'ın sezon sonunda seçimi var. Hasan Arat'ın bu performansla bir kez daha o koltukta oturabileceğini sanmıyorum.

FATİH DOĞAN: Sayın Arat seçim öncesi, "Son 3 sezondur Beşiktaş'ın kasım ayında havlu atması kabul edilemez. Üstelik bu kadar para harcanmışken" demişti. Şimdi hoca değişti, takımın yüzde 80'i değişti ama gelinen nokta aynı. Burada bir çözümsüzlük var. Taraftara yine acı ve kaos kaldı. Kaos diyerek kaosa çağrı yapmıyorum. Çünkü Beşiktaş camiası yarış dışı kalınca birbirine sarıyor. O da yönetimi ve hocayı yıpratıyor. O yüzden Van Bronckhorst şapkadan tavşan çıkarmadığı ya da Arat, müdahale edip gidişatı değiştiremediği müddetçe Beşiktaş'ı huzurlu günler beklemiyor. Sergen hocanın reçetesi varsa, buyursun gelsin. Ama şampiyon olduktan ve 5-6 tane iyi futbolcu alındıktan sonra "Ben çözemiyorum, yönetemiyorum, özetle reçetem yok diyerek bırakıp gitmişti. O günden bugüne ne değişti? Nasıl bir reçetesi var, onu dinledikten sonra yorum yapmak lazım. Benim reçeteme gelince, Masuaku'nun gönderilmesi, öncelikle sol bek, sağ bek ve kanat oynayabilen bir forvete ihtiyaç var. 3 transfere bu takım toparlanır.




Z KUŞAĞINI FUTBOLDAN SOĞUTTULAR

MHK, Trabzonspor-Fenerbahçe maçının hem saha hakemi Oğuzhan Çakır hem de VAR hakemi Atilla Karaoğlan'a bu hafta görev verdi. İki kulüp de tepkiliydi. Bu hamleyi yapan MHK, TFF'ye sizce operasyon mu yapıyor?

AHMET ÇAKAR: Ferhat Gündoğdu'yu Türkiye'de en ağır şekilde eleştirmiş olan adam bendim. Gündoğdu'yu tanıdım, beraber yemek yedik hatta kendisini zarfladım bile. Ferhat Gündoğdu, idealist bir adam. Tek derdi, genç hakemleri yaratıp Türk hakemliğine faydalı olmak. Bunları benim için söyleyebilmek kolay değil. 'Ağır eleştirdiğin adama şimdi sahip çıkıyorsun Ahmet hoca' dediklerinde, ben sözümün arkasındayım. İdealist ve temiz adam. Onun suratına da söyledim, hata yaparsa eleştiririm. Ama kalbinden ve niyetinden en ufak bir kuşkum yok. Tek derdi, kaşar dediğimiz hakemleri belli oranda kenara çekmek, genç hakemleri yaratmak.

LEVENT TÜZEMEN: Görevden alınan hakemlerle ilgili tek açıklamada bulunamayan MHK için ne diyebilirim? Adaleti olmayan bir MHK. Hakemlerin hangi takımların lehine yaptığı hatalara göre değerlendirmek gerekir. G.Saray'ın lehine hata yaparsan maç alamazsın, aleyhine yaparsan alırsın. Bir dönem Ferhat Gündoğdu'yu yerden yere vuran eski hakemler, şimdi yanında yer alıyorlar. Hangi dağda kurt öldü! Ferhat Gündoğdu'ya el mi öptürdünüz? Kendinize biat mı ettirdiniz? Ya olduğunuz gibi görünün ya da göründüğünüz gibi olun.

FATİH DOĞAN: Bu atamaları hakem performanslarının MHK tarafından beğenilmiş olduğu şeklinde yorumluyorum. Aksi takdirde bir MHK'nin göz göre göre TFF'ye savaş açması teknik olarak mümkün değil.

BÜLENT TİMURLENK: MHK'nin sahaya sürdüğü genç hakemlerin hali ortada. Bizde kulüp yönetimlerinin en büyük icraatı, sürekli bir şeye tepki vermektir. TFF Başkanı ve yönetimi başarısız. Türk futbolunu da yönetemiyorlar. MHK de Türk futbolunun bir parçası. Çok uzun zamandır Twitter'ın negatif enerjisiyle futbol ailesinin fertleri pozisyon alıyor, karar veriyor. Spor medyasının da sosyal medyadaki hali ortada. Ülkede Z kuşağının bu güzel oyundan soğumak için çok ama çok fazla nedeni var.
BİZE ULAŞIN