
Bilinmelidir ki beni bu metni yazmaya ikna eden, gelecekteki büyük yeteneklerin bu gibi haksızlıklara uğramamaları, uğrasalar da korkmadan haklarını aramalarına önayak olmak; bir örnek teşkil etmektir. Çünkü gelecekte ismini gururla anacağımız o büyük yetenekler şu an bu metini okuyan belki kariyerinin başında bir futbolcu, belki beş yaşında hayaller kuran bir yeteneğin dedesi ya da okul takımında harikalar yaratan bir çocuğun annesi olabilir. Ben bu haksızlığa sessiz kalmıyorum.

Dün özel bir televizyon kanalında FİKRET ORMAN ve bir gazeteci beyefendi ile yapılan "ısmarlama" röportajın akıllarda zaten varolan sorulara yenilerini eklediğini ve maalesef oldukça basit ve amaçsız bir röportaj olduğunu FİKRET ORMAN'a iletmek isterim. Bu sorulara artık yaşadığım gerçekler ile cevap vermenin zamanı geldiğine; siz değerli Beşiktaş Taraftarının ve saygıdeğer Kamuoyu mensuplarının bu gerçekleri bilmeye hakkı olduğuna inanıyorum.

FİKRET ORMAN'ın röportajı maalesef bizim ailemizden ve dostlarımızdan gördüğümüz, bildiğimiz "SEVGİ" anlayışının oldukça dışında kavramları hedef almaktadır. Bilinmelidir ki: Sözleşmemde yer alan miktarı her ay almak FİFA'nın koyduğu ve tüm dünyada her futbol kulübünde yer alan oyuncular için geçerli olan bir haktır. FİKRET ORMAN'ın röportajda söylediği OYNAMADAN PARA KAZANMAK İSTEDİ. NAPALIM? BİZ DE SAYGI DUYDUK" cümlesi bir İFTİRADIR. Şimdiye kadar adı hiçbir haksızlıkta geçmemiş olan Beşiktaş Futbol Kulübü'nün, FİKRET ORMAN'ın görev döneminde yaşadığı sıkıntıları ve adının karıştığı MADDİ skandalları göz önüne alacak olursak sarfettiği cümle kulağa oldukça RAHATSIZ EDİCİ ve UMURSAMAZCA geliyor.