Abdullah Avcı: Milli Takım'dan teklif aldım

Fotomaç Gazetesi yazarı Hakkı Yalçın, Medipol Başakşehir Teknik Direktörü Abdullah Avcı ile çok özel bir röportaj gerçekleştirdi.

Abdullah Avcı'yla önce çocuk sonra futbol konulu bir söyleşi yaptım. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı işbirliğindeki Mutlu Yuva Mutlu Yaşam Derneği'nin Başakşehir'deki evlerinden birine gittik. O çocukları gördüğümüz zaman parasız yatılı bir zamanın içinde hissettik kendimizi. Onlar hikayeleri birikmiş çocuklar. Onlar Abdullah Avcı'nın getirdiği hediyeleri bile kenara koyup, sevginin boynuna sarılan çocuklar. "Büyüklük bir borçtur ve çocuklara zamanında ödenmelidir" diyen Abdullah Avcı giderken çocuklara" geri dönme sözü" verdiyse, biz de Abdullah Avcı'nın çocuk sevgisinin karşılığını alkışlarla verelim.

Futbolun tabiatındaki güç şiddetle palazlandı, peki çocuk sevgisi niye azaldı?

"Materyallerin bu kadar içine girdiği ve ekonominin bu kadar büyüdüğü yerde çocuk sevgisini kaybetmezsek bu oyunu daha güzel bir hale getirebiliriz. l İçinde nasıl bir çocuk var da, seni hep başarıya ve zarafete çağırıyor? "Bende hiç büyümeyen duygusal bir çocuk var. Ailenin verdiği ve yetişme duygumuzdan kaynaklanan. Bu çocuksu ruhumu kaybetmenin beni her biçimde mutsuz edeceğini biliyorum.

Çocukları futbolun masal sinemasına çağıran oyuncular şimdi neden yok?

"Arsa futbolunun tamamen kaybolduğu, top oynamak için halı sahaya gidip para verildiği bir ortamda yazlık sinemalar kaldı mı, masal sineması kalsın!"

Futbolda dil temizliği şart mı?

"Her şeyde kesinlikle dil temizliği şart. Hani eski bir atasözümüz var ya, tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır. Biz bir oyun oynuyoruz, bu oyunun üzerinden televizyonlarda yorumcuların kavga eder gibi konuşmasına ben anlam veremiyorum. Ama bilinmelidir ki zaman bunların hepsini öğütecek.""Futbol çocukla güzel şiddetle değil cümlesinde benimle nereye kadar yürürsün? "Sonuna kadar yürürüm. Çocuklarla büyüdüm çünkü."

"Kendini saha kenarında savunmasız çocuk gibi hissettiğin oluyor mu?

"Geçen gün bir arkadaşım 'sahada 40 bin kişinin önünde çok dik duruyorsun' dedi. Bu bizim alıştığımız ortam dedim. Orda göğsümüz kabarıyor ve dik duruyoruz ama bazen yalnız da kalıyoruz. Böylesine bir baskı altında o kararları vermek kolay bir şey değil. Bazen çocuk gibi olabiliyoruz."

"Bugünlere gelmek için ömründen neler verdin?"

"Hayatımı verdim. Ama futbol da bana çok şey verdi. Bugün sokaklarda, şehirlerde dolaşırken gördüğüm sevgi ve saygı benim için son derece değerlidir. Bu kadar rekabetin olduğu bir yerde bu sevgiyi yakalayabiliyorsak, futbolun bana verdiği şey çok değerlidir. Futbola karşı verdiklerimi ben sevgi olarak geri alıyorum. Benim için en değerlisi bu."

"Son 19 maçta 4 büyük takıma karşı sadece bir yenilgin var. Medyada sana hak ettiğin değerin verildiğini düşünüyor musun?"

"Medya tarafından baktığımda bugün artık her şey reyting üzerinden dönüyor bir tarafından hak veriyorum. Bir tarafından da bu kadar irdelenmesi, üniversitelerde tez konusu olması gereken bir kulübün de gerçek değerini görmediğini düşünüyorum."

Başakşehir'deki misyonun şampiyonlukla mı biter, yoksa zamana mı ayarlısın?

"Uzun vadede çalışacakmış gibi hareket ediyorum, kısa vadede de gidecekmiş gibi çantam elimde." l "İlk yarıyı lider bitirmenin sana verdiği ödev nedir?" "Daha fazla çalışmak. Kedimi daha fazla geliştirmek."

"Ligin ikinci yarısı için futbol adına özel fotoğrafların olacak mı?"

"İnsanlar geçen hafta Kasımpaşa maçında ülkenin alışık olmadığı bir şeyi gördü. Golden sonra Mossoro'yu sırtıma aldım. Oyuncunun sevgisi, benim ona olan samimiyetim. Bu fotoğraf bizim ne kadar iletişim ve sevginin içinde çalıştığımızı gösteriyor. O görüntünün yılın fotoğrafı olduğunu düşünüyorum."

İkinci yarıda futbol dışı darbelere mazur kalma ihtimalin var mı?

"Ben saha içinde yaşananlara hata olarak bakıyorum. Bakmaya devam edeceğim. Bunlar sistemin hatası, hakemin hatası, baskısı, medyası, lobisi hepsi hata. İnsanları bozuk hale, gergin hale ve hatta darbe haline getiren bizim konuşmalarımızdır. Ben meseleye sevgiyle ve oyun gücüyle baktım. O yüzden oyunumu senaryolarla değil oyunumla bunu hallederim diye baktım. Oyunumu ne kadar geliştirirsem, rakiplerimle o kadar baş edebilirim. Bu zamana kadar da böyle oldu, bundan sonra da böyle olacak. Eğer senaryoların etkisinde kalırsam o bana kaygı getirir, çözümsüzlük getirir, gerginlik getirir. Ve ben bunlarla başarılı olamam."

Milli takımda yeniden çalışma ihtimalin mevcut mu?

"Mevcut. Ben milli takımda çalışmış bu duyguyu yaşamış ender yakalayan teknik adamlardan biriyim. Milli takımdaki 22 aylık süreç bana hayatımla ilgili mesleki açıdan çok önemli deneyler kazandırdı. Ben ordaki süreci başarısız gibi gösterilmek istenen bir kazanç olarak görüyorum. Milli takımda bir daha çalışmak gibi tabii ki hayalim var. Olma ihtimali de yüksek."

Sezon sonunda bir anlaşma görebilir miyiz?

"Milli takımdan yakın zamanda teklif aldım. Bunun şu an itibariyle doğru bir zaman olmadığını, bir kulüpte görev yaptığımı ve hedefleri olan bir projenin içinde yer aldığımı belirttim. Ama ilerde yeniden milli takımda çalışmak gibi bir hedefim var. Abdullah Avcı içindeki duygusal çocuğun izlerini taşıyor hala. Ne acı kahvenin hatırını unutmuş, ne mahallede kırdığı camları. Biliyorum ki, kırdığı camlarla büyüyen çocuklar kalp kırmayı asla bilmezler. Kapı kıranların bu cümlelerden nasibini alacağını zannetmiyorum. Abdullah Avcı'nın da dediği gibi, "çocukluk büyüklüğün harçlığı değildir!" Abdullah Avcı gibilerinin o çocukların harcanmalarına izin vermesi de mümkün değildir.

ADEBAYOR'UN ÇOCUKSU YANI ÇOK

Adebayor'a geçen sezon bitiminde çalışma programı verdim, geldiğinde 'nasıl geçti, antrenmanları yaptın mı?' diye sordum. 'Toprak sahada 7 tane maç oynadım' dedi. 'Niye 7 maç?' diye sordum çok fazla değil mi? 'Hocam' dedi, 'Togo'daki insanların evlerinde televizyon yok. Beni televizyonda göremiyorlar onlarla beraber top oynadım." Adebayor lider bir oyuncu, futbolu bırakırken tekrar futbola döndü. Geldiğinde bana dedi ki, "Bir gün buradan giderken sen de bana teşekkür edeceksin, ben de sana."

EMRE FUTBOL BIRAKMAMALI

Emre Belözoğlu, Türk futbolunun en yetenekli oyuncularından biri. Bugün 20 yaşında olsa Avrupa'daki değerini düşünemiyorum. 2011 yılında milli takım hocası olarak Emre Belözoğlu'nu mili takıma davet ettiğimde bütün ülke tepki verdi. 2017 yılında milli takıma davet edilen Emre oyundan çıkarken ayakta alkışlandı. Emre'nin bizim takımda 3 senede geldiği nokta; inanılmaz bir karakter, iş ahlakı, takımdaş, sevgiyle büyüyen duygusal bir çocuk. Ben kendisine futbolu bırakma dedim. 40 yaşına kadar oyna dedim. 30 maç oynama ama oyna. Futbolu bıraksa bile yine futbolun içinde olacak kadar özel biri."

Çocuklar için maçlardan önce bir dakikalık sevgi duruşu yapılmasını talep etsem öncülük eder misin?

Seve seve ederim. Her neslin sevgiyi bilmesi gerekiyor çünkü.

Futbolculara çocukların ömrünü uzatma dersleri uygulansa gönüllü öğretmenliğe var mısın?

Yapraksan kımılda, topraksan fışkır, insansan haykır. Çocuklar için her şeye varım.

Çocukların sarılmak için sıraya gireceği bir insan olmak mı, teknik direktörlüğün kralı olmak mı?

Bugün çocukların gösterdiği sevgi benim tercihimi anlatmaya yeter.

Senin adını bir çocuk parkına vermek için kampanya başlatıyorum. Haberin olsun.

Benim için harika bir yılbaşı armağanı olur. O parkın çocuk şarkıları da senden.

DİĞER HABERLER

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.