Zor dostum zor!
27 Nisan 2017, Perşembe

GÜRCAN BİLGİÇ

Zor dostum zor!

Maç kendi içinde gerilimini üretmekte çok zorlanmadı. Lig yarışının "kopuk" takımı Fenerbahçe için en önemli hedef haline gelen kupada "yoldan çıkma" şansı yoktu.
Başakşehirli oyuncuların Rize'de gazeteci linç etmeye kalkması ile birlikte, birden bire başka bir "devran" oluştu. Sezonun en önemli, en beğenilen ve en takdir edilen takımı, bir anda "hedefsiz" hale gelebilecek ortamı yaşamaya başladı. Fenerbahçe'ye avantajı verebilir, Beşiktaş ile lig finalinde ikinciliğini bile tehlikeye sokabilirdi. Abdullah Avcı ilmik ilmik ördüğü takımıyla, bir anda tüm hesaplarının boşa çıkabileceğini gördü. Kendisi de gergindi, oyuncuları da. U21 kaleci ile Fenerbahçe karşısına çıkmak zordu ama Başakşehir'i zirveye taşıyanlar sahadaydı. Visca, Emre, Cengiz veya Adebayor... Böyle bir dörtlü her zaman tehdit demekti. Her şey bir tarafa heyecan içindeki acemi kaleciyi tehdit edecek bir Fenerbahçe olacak mıydı?
11. dakikadaki 2-0'lık skorla "Ne oluyor?" dedi herkes. Ozan'ın şutuyla fark bire indi ama beraberinde de düşen tempoyu getirdi. Durum Fenerbahçe'nin işine geldi. Emre'ye baskı uygulayıp, Visca'nın da hızını kestiler. Al gülüm-ver gülüm oyununda, kendileri de pozisyon bulamıyorlardı. Kadıköy ayağına saklıyorlardı kendilerini. Ve beraberlik golü. Faulü çabuk kullandı Fenerbahçe... Atak golle sonuçlanınca Abdullah Avcı, "yerinden" atılmadığı için çok itiraz etti. Duruma mantık yürütelim; faul atışı, hareketin yapıldığı yerin iki metre önünden kullanıldı; doğru. Peki; Başakşehir golü bu yüzden mi yedi? Atıştan sonra top üç tane ayak, bir tane kafayı dolaştı. Taç atışlarında bile 3-5 metre mesafe kat edilirken, Avcı faturayı Aatif'a basmayan, Şener'e orta yaptırtan veya tek santrafor Van Persie'ye kafa vurdurtana kesmeli aslında.
Hesap, Kadıköy'deki rövanşa kaldı. Başakşehir için oynadığı stat çok fark etmiyor. Ama Fenerbahçe kendi sahasında daha güvenli oynuyor. Finalin adını koyamadan bitirdiler 90 dakikayı...
BİZE ULAŞIN