Milli yıldıza övgü dolu sözler! "Avrupa'nın en formda oyuncusu"

LEVENT TÜZEMEN - YİNE BİR GERİ DÖNÜŞ Kusura bakma Şenol Hocam 'Pandemi' dönemi seni olumsuz etkilemiş. Çünkü kararlarında ve tercihlerinde Milli Takım'ı EURO 2020'ye götürdüğün ayarlarında değilsin. Rusya'da eğer milliler bir geri dönüş yaptıysa ve galibiyeti kaçırdıysa bu senin yaptığın değişikliklerin ürünüdür. Tam bir 'Lejyonerler takımı' görüntüsündeki Sırbistan'a karşı Mahmut'u stoperde oynatmak ve Umut Meraş'ı kulübeye çekip Hasan Ali'yi tercih etmek bir hataydı. 27. dakikada sakatlığını bahane edip oyundan çıkan Hasan Ali yediğimiz ilk golde büyük hata yaptı. Belgrad'a sadece milli maçlar için uğrayan Sırbistan'ın 6'sı İtalya'da olmak üzere tüm oyuncuları yurt dışında oynuyor. Pozisyon bilgisi yüksek, top tekniği ve pas kalitesi çok iyi olan bir takıma karşı Milliler yanlış kadro tercihinin sıkıntısını yaşadı. Sırplar bizim kaptırdığımız toplarla hızlı hücuma çıktı. Oyun kuramadık, rakibin temaslı oyununa karşılık veremedik ve sinirlendik. Cengiz kanatlardan hızlı hücum edeceği alanları bulamadığı için etkili olamadı. 'VAR OLSAYDI HAKEMİN KARARI GEÇERSİZ OLACAKTI' Şenol Hoca ilk yarıda yapmadığı 'Mahmut öne, Okay savunmaya' değişikliğini ikinci golden sonra hayata geçirdi. Gerçi aleyhimize çalınan penaltı skandaldı. Eğer VAR olsaydı Bulgar hakemin kararı geçersiz olacaktı. FIFA gibi bir devin 'VAR' sistemini uygulamaması şaşırtıcı. Hakan Çalhanoğlu'nun Kenan Karaman'la yaptığı mükemmel duvar pasından sonra attığı golde tek vuruşu yapması kaleci Dimitroviç'i avladı. Bu gol Milli Takım'ı toparladı ve moral getirdi. Ve milliler yine bir geri dönüşe imza atıp sahanın en iyilerinden Ozan Tufan'ın inatçılığı ve pozisyon takibi ile skoru 2-2'ye taşıdı. Cengiz ve özellikle Burak'ın rakip ceza alanında 'Golü ben atayım, maçı ben kazandırayım' anlayışla hareket etmeleri egoistlikti. Üst düzey oynayan Ozan Tufan başta olmak üzere beklerimiz Zeki ve Umut ile Kenan çok çalıştılar. ZEKİ UZUNDURUKAN - 45 DEĞİL 90... Rusya maçındaki gibi ilk yarı yine çok kötü oynadık. Savunmamızda Çağlar ve Ozan Kabak'ı çok aradık. Takımda belirgin bir yorgunluk vardı. Maça golle başlayabilirdik eğer Kenan topa vurmak yerine boş pozisyondaki Burak'a pas verseydi... Zaten ilk 5 dakikadan sonra grubun en zayıf halkası olarak gördüğümüz Sırbistan'ın üstünlüğü ile geçen bir ilk yarı izledik. Yediğimiz golde Zeki, rakibine o kadar kolay orta yaptırdı ki, Hasan Ali de golde hem zamanlama hatası yaptı, hem de Milinkovic-Savic'e o kadar rahat kafa vurdurdu ki... Şenol Güneş hemen değişikliğe giderek, Hasan Ali'nin yerine sol beke Umut Meraş'ı monte etti. Ama orta alanda üstünlüğü ele alamayınca, Cengiz Ünder dışında rakibi zorlayan bir oyuncumuz göze çarpmadı. Burak Yılmaz ile Kenan Karaman arasında gözle görülür bir uyumsuzluk vardı... 'PANDEMİ SONRASI AVRUPA LİGLERİNİN EN FORMDA OYUNCUSU' Milan'da son 12 maçta 17 gole katkısı olan Hakan Çalhanoğlu, pandemi sonrasının belki de Avrupa liglerinin en formda oyuncusu. Ama Milli Takımımız'da 10 maçtır golü yoktu. Sonunda bu şanssızlığına son verip dün golünü attı Hakan. İkinci yarıda iyi de oynadı ve hücumda etkili oldu. Şenol Güneş'in yerinde olsaydım ikinci yarıda oyuna, kulübedeki Abdülkadir, Yusuf ve Emre Kılınç gibi yaratıcı oyuncuları alarak başlardım. Bu kadar teknik ve yıldız oyuncuları olan bir takımın 4-2-3-1 dizilişi ile değil de 4-4-2 sistemi ile oynamasının daha doğru olacağını düşünüyorum. Okay-Savic mücadelesinde hakem pozisyonu iyi süzemedi. Çünkü Savic, Okay'a ayağını takıp resmen penaltıyı aldı. Mitrovic'in penaltı golü ile enerjimiz düştü. Ama çabuk toparlandık ve tekrar oyununun içine girdik. 'EURO 2020'YE DAHA CİDDİ HAZIRLANMAMIZ LAZIM' Hakan'ın golüyle umutlandık. Ardından rakip kalede büyük baskı kurduk. Milli Takım'da muhteşem işler yapan Ozan Tufan'ın golüyle tekrar geriye döndük. Enteresan bir takım olduk biz! Maçlarımızın ilk yarıları ile ikinci yarıları arasında futbol olarak güneş ışığı ile mum aydınlığı kadar fark var. Peki neden ilk 45'leri boşa geçiriyoruz Şenol hocam! Avrupa Uluslar Ligi'ne hazırlık maçı gözüyle değil de ödüllü bir turnuva düşüncesiyle bakmamız lazım. Çok çalışmamız lazım çok! Yoksa Avrupa Futbol Şampiyonası'nda hayal kırıklığına uğrarız! REHA KAPSAL - 90 DAKİKA! Milli takımımızın son 9 günde oynadığı 3. maç olan Sırbistan'a karşı özellikle daha önceki maçlar gibi 45 dakika oyuna iyi başlamamıza rağmen sonrasında golü yedikten sonra tamamen oyunun kontrolünü rakibe vermemiz, bunu da verirken bunu bir alışkanlık haline getirmemiz, esas milli takımımız için sorulması gereken soru olması gerekir. İlk yarı stoperde Mahmut yerine Okay'la başlayıp, Mahmut'la her zaman oynadığı orta saha pozisyonunda maça başlamalıydı. Golü yedikten sonra bu değişiklik oldu. Tabii şunu da söylemek gerekir; yenilen golde Hasan Ali'nin hatası olduğu gibi, senelerdir ne hücumda ne de savunmada dört dörtlük performansı gösteremedi ve o seviyelere çıkamadı. Umut Meraş da genç, iyi niyetli, oyun bilgisini ve tekniğini daha da geliştirmesi gerekir. Savunmanın sol kenarında ciddi bir problemimiz var. Sırbistan gibi maça üçlü savunmayla başlayan takımlara karşı, Burak'la başlamak hem ön alan baskısını yapamamak, hem de topu ileride tutamamak demektir. Golden sonra da ikinci yarıda Kenan'ın Burak'la iki santrfor şeklinde oyuna başlamamız, daha fazla rakip yarı alanda kalmamızı ve daha fazla pozisyon üretmemizi, topun da bize geçmesini sağladı. Ön alan baskımız da daha doğru olmaya başladı. Burak, hızlanan oyunda, pas akışını sağlayacak teknik beceriye ve özellikle de tek top oynayıp oyuna hız verecek özellikte bir oyuncu değil. Bu da ister istemez ilk yarıdaki kötü görüntünün en temel nedenlerinden biriydi. Milli takımımızda net bir şey de görüldü; Kenan hücumda sol çizgi oyuncusu değil. Daha fazla Almanya'da oynadığı pozisyon santrforda daha gayretli, daha sırtı dönük oyunlarda iş yapabilen, top rakipteyken baskı yapan oyuncu profilinde. Kenan'a daha fazla hücumda merkezde yer alması gerekir. 'EN BÜYÜK SIKINTI OYUNCULARIN YORGUN OLUŞU' Burak Yılmaz beklenen performansının hem çok uzağındaydı hem de çok yorgundu. Daha önce oyundan çıkabilirdi. Zaten milli takımın bu maç trafiğindeki en büyük sıkıntısı; oyuncuların aşırı yorgun oluşuydu. Daha fazla rotasyonlu kadroyla da sahaya çıkabilirdik. Milli takımda hep oyuncu üzerinden arayışlar olması gayet doğal, yalnız saha içi dizilişleri de formasyon olması da gerekir. Kenan ve Burak gibi iki santrforunuz varsa diamond (elmas) dizilişi olan 4-4-2'yle de oyuna başlayabiliriz. İkinci yarıdaki milli takımımız bundan sonraki süreçte yalnız maçın ikinci devreleri 45 dakikayı değil, oyunun 90 dakikasını daha doğru ve güçlü oyunla oynaması gerekir.